18 Mart 2014 Salı

Marksist-Leninist örgütlenmelerin en büyük sorunu olarak günümüz konjonktürü ne "uygun hareket" etmek sözünün arkasına sığınıp mevcut kitleleri burjuvazinin izin verdiği yere kadar eylem yapıp onların istediği yere kadar siyasi fikirlerini kitlelere aktarmak bunun akabinde ulaştığı kitleyi defarmasyona uğratmakta ve pratikte Marksist-Leninist ideolojinin öngördüğü bürokrasinin gelişmediği yerde silahlı mücadele anlayışına yaklaşmadıkları gibi rejim koruyucularından alandan kaçmak gibi trajikomik görüntüler çıkarmakta ve bu oportünist kişiliklerin DEVRİMCİ kılığı altında davası uğruna silahlı mücadele de nefer olmuş insanları aşağılayacak noktaya ulaşan sözleri Günümüz Türkiye sinde Marksist-Leninist hareketin artık söndüğünü bunun yerine kendilerine Marksist-Leninist devrimciyim bile diyemeyen sadece SOL cuyum demekle yetinip örgüt olarak bi tarafta seçim çalışması yapıp bir tarafta oligarşi ile pazarlığa oturup seçim çağrısı yapmaya kadar indirgendi.Bu hiçbir gerçek Marksist-Leninist insanı umutsuzluğa sokmamalı ancak bu duruma sessiz durup çatışmadan uzak kalmak anlamına da gelmemeli aksine daha çok haykırıp kitlelere ulaşmak ulaştığı kitlelerin teorisini "pratik" yola koymalı ve hakkımızı,emeğimizi sömürenlere karşı bir de türkiyeden darbe indirmelidir.

Veysel Odabaşı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder